OECD: Türkiye En Hızlı Büyüyen Ekonomilerden Biri, Ancak Yapısal Reformlar Şart
- 10 Nis
- 2 dakikada okunur
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD), Türkiye ekonomisine ilişkin hazırladığı son inceleme raporunu yayımladı. Rapor, Türkiye’nin son on yılda gösterdiği yüksek büyüme performansını öne çıkarırken, sürdürülebilirlik açısından bazı temel yapısal reformlara ihtiyaç olduğunu vurguluyor.
Türkiye OECD Ülkeleri Arasında Liderler Arasında
OECD’nin analizine göre Türkiye, 2010-2023 döneminde yıllık ortalama %4,9 büyüme kaydederek, bu süreçte OECD ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ekonomilerden biri oldu. Aynı dönemde yaşam standartlarında yaklaşık dört katlık bir artış sağlanırken, yoksulluk oranı da yarıya indirildi. İş gücüne katılım oranı ise %50’den %60 seviyesine yükseldi.
2025 ve 2026 İçin Büyüme Tahminleri: Dengeli Ama Dikkatli
OECD, Türkiye'nin 2025 yılında %3,1 ve 2026 yılında %3,9 oranında büyümesini bekliyor. Enflasyon tahminleri ise 2025 yılı için %31,4 ve 2026 yılı için %17,3 seviyesinde. Bu rakamlar, Türkiye'nin dezenflasyon sürecine girmeye başladığını gösterse de, fiyat istikrarının tam anlamıyla sağlanması için daha fazla zamana ve politikalara ihtiyaç olduğunu ortaya koyuyor.
Makroekonomik Politikada Temkinli Duruş Tavsiyesi
Raporda, Türkiye'nin uyguladığı sıkı para politikalarının olumlu etkileri görülmeye başlandığı belirtilirken, enflasyon kalıcı olarak düşene kadar temkinli makroekonomik duruşun sürdürülmesi gerektiği ifade ediliyor. Ayrıca, sıkı mali koşulların iç tüketimi yavaşlatabileceği ve kısa vadeli büyüme hızında geçici bir düşüş yaşanabileceği belirtiliyor.
Yapısal Reformlar Olmazsa Olmaz
OECD, Türkiye’nin uzun vadeli ekonomik hedeflerine ulaşabilmesi için yapısal reformların kaçınılmaz olduğunu vurguluyor. Özellikle işgücü piyasası, eğitim, vergi reformları ve kurumsal şeffaflığın güçlendirilmesi başlıklarında adımlar atılması gerektiğine dikkat çekiliyor.
Dış Sermaye ve Güven İyileşiyor
Rapor ayrıca, Türkiye'nin son dönemde dış finansman açısından uluslararası yatırımcıların yeniden ilgisini çekmeye başladığını belirtiyor. Döviz rezervlerindeki artış, CDS primlerindeki düşüş ve yabancı yatırımcıların TL cinsi varlıklara olan ilgisi, ekonomik istikrar beklentilerini güçlendiriyor.
OECD’nin Türkiye raporu, bir yandan ülkenin kayda değer ekonomik büyümesini takdir ederken, diğer yandan bu büyümenin sağlıklı ve sürdürülebilir olabilmesi için yapısal reformların ertelenmemesi gerektiğine dikkat çekiyor. Enflasyonla mücadele süreci devam ederken, doğru politikalarla Türkiye’nin potansiyelini tam anlamıyla ortaya koyabileceği ifade ediliyor.
コメント